Bitlis’te Filistin Dayanışma Platformu tarafından ‘Filistin İçin Yürüyoruz’ etkinliği düzenlendi.
Gazibey Cami önünde toplanan kalabalık, sloganlar eşliğinde Ulu Cami meydanına kadar yürüdü. Burada Kur’an-ı Kerim’in okunmasının ardından konuşan HÜDA Par Bitlis İl Başkanı Cengiz Karaya, Filistin’in yaklaşık 86 gündür bombalar altında olduğunu hatırlatarak “Batı topyekûn birlik olmuş İsrail’in arkasında silahıyla, insan gücüyle, uçağıyla gemisiyle her türlü desteği veriyor” dedi.
Daha sonra ise Peygamber Sevdalıları Vakfı Bitlis Şube Başkanı İsmail Elban tarafından okunan basın metninde İsrail’in her gün içinde binlerce kişinin bulunduğu hastaneleri, okulları ve camileri bombalayarak tarihin vahşi katliamlarından birini gerçekleştirdiğini vurgulayarak, “Bu saldırılardan on binlerce kardeşimiz şehit edildi. 86 gündür tarihin en büyük yıkım ve soykırımına şahit oluyoruz. Gazze’de gözlerimizin önünde katliamlar yapılıyor. Bebeklerin, çocukların parçalanmış bedenleri yüreğimizi yakıyor. Bütün dünya siyonist İsrail’in hukuk tanımaz ve had bilmez zulmüne karşı sessiz kalıyor. Bu sessizlik artık katil İsrail’e ikrar mahiyetinde bir desteğe dönüşüyor ve gün geçtikçe zulmünün şiddetini arttırmasına neden oluyor” ifadelerini kullandı.
ABD’nin soykırımda kullanılan silahları İsrail’e göndermeye devam edeceğini beyan etmesini sert bir dille eleştiren Elban, “Haydut devlet kendisine verilen şartsız ve kayıtsız desteği fırsata dönüştürmüş dün gece ve bu gün bütün dünyanın dehşet verici bir öfkeyle izlediği saldırıları hem de açıkça bir katliam amaçlayarak en yıkıcı füzelerle gerçekleştirmiştir. Yalan haberlerle, dezenformasyonla, algı operasyonlarıyla direnişi karalayan ve soykırımı meşrulaştırmaya çalışanlar ilk günden beri şaşırmış durumdalar. Artık hakikati nasıl örteceklerini bilemiyorlar. Yaşanan vahşetin farkında oldukları için ve bunu dünya kamuoyuna izah edemeyeceklerini bildikleri için inkâr ediyorlar. Oysa dün akşam bütün dünya İsrail ve destekçilerinin kirli yüzünü bir kez daha bütün çıplağıyla gördü. Buradan açık ve net söylüyoruz. Bu soykırımın ortağı Akdeniz’e gemilerini gönderen ABD’dir, İngiltere’dir. BM Güvenlik Konseyinde katliama arka çıkan, ülkesinde Filistin’e destek eylemlerini yasaklayan Fransa’dır. Hala İsrail’in kendini savunma hakkı vardır diyen Almanya’dır. İsrail’e destek açıklaması yapan bütün AB ülkeleridir. Bu vahşet Filistin halkı için yeni bir şey değil. İnsanlığın yalnız bıraktığı Filistin bu şok edici katliamları 75 yıldır yaşamaktadır. Aslında sadece bugün değil 75 yıldır bitmeyen bir katliam yaşanıyor. Mescid-i Aksa’nın mahremiyeti 1948’den beri çiğneniyor. Barış şehri olan Kudüs 75 yıldır mahzun. Yerleşimci çeteler her gün Filistinlilerin evlerini ve mallarını gasp ediyor. 17 yıldır boykot altındaki Gazze’de 2,5 milyon insan zindan hayatı yaşıyor, Siyonizm’i şımartan, kendileri de soykırım ve kan üzerine kurulu olan Batılı devletler, zalimi mazlum, mazlumu da zalim göstermek için canhıraş bir şekilde ellerinden geleni yapıyor. İsrail’in bu vahşi saldırıları, uluslararası hukuku ve insan haklarını açık bir şekilde ihlal etmektedir” diye konuştu.
Düzenlenen etkinliğe sivil toplum kuruluşları ve vatandaşlar katılırken, açıklamanın ardından toplanan kalabalık sloganlar atarak sessizce dağıldı.