Somali Cumhurbaşkanının oğlunun aracıyla çarpması sonucu ölen kurye Yunus Emre Göçer’in avukatı, kazadan sonra polisin düzenlediği hatalı tutanak yüzünden müvekkilinin kusurlu gösterildiğini ve bu sebeple şüphelinin serbest bırakıldığını söyledi. Avukat Iyaz Çimen, “Tamamen arkadan gelen kişinin yola bakmamasından kaynaklı gerçekleşen bir kaza” dedi.
Somali Cumhurbaşkanı Hasan Şeyh Mahmud’un oğlu Mohammed Hassan Shekh Mohamud, 30 Kasım Perşembe günü motosikletli kurye Yunus Emre Göçer’e çarparak ölümüne sebep olmuş, Mohammed Hassan Shekh Mohamud kazadan sonra serbest bırakılmıştı. Hayatını kaybeden Göçer’in avukatı Iyaz Çimen, şüphelinin serbest bırakılma sebebinin tamamen kazadan sonra polisin düzenlediği hatalı tutanak olduğunu söyleyerek tutanağın gerçeği yansıtmadığını kamera kayıtlarının kanıtladığını ifade etti. Şüpheli Mohammed Hassan Shekh Mohamud’un, kurye Yunus Emre Göçer yoğun bakımda yaşam mücadelesi verirken serbest bırakıldığını hatırlatan Avukat Çimen, tutuklanmasını beklediklerini söyledi.
“Kaza demeye dilimiz varmıyor. Bu artık bir cinayettir diyoruz”
Avukat Iyaz Çimen kazanın güvenlik kamerası kayıtları izlendiğinde karşı tarafın kusurlu olduğunun görüldüğünü söyledi. Çimen, "Bir kamera kaydı var. Bu kamera kaydı izlendiğinde araç sürücüsünün arkadan hızlı bir şekilde gelerek çarptığı görülüyor ama düzenlenen tutanakta benim müvekkilimin kaldırıma çıkmaya çalıştığı yönünde bir beyanat var. Fakat görüntüde böyle bir şey yok. Araç hiç frene basmadan, çarpmadan sonra da aynı hızla devam ediyor. Biz buradan şunu anlıyoruz; şoför yola bakmıyordu. Zaten bundan dolayı bu kaza gerçekleşiyor. Bir şerit ihlali yok, önde giden aracın herhangi bir kusuru yok. Tamamen arkadan gelen kişinin yola bakmamasından kaynaklı gerçekleşen bir kaza. Aslında buna kaza demeye çok dilimiz varmıyor açıkçası. Çünkü bu artık bile isteye yapılmış bir cinayettir diyoruz” dedi.
"Polisin düzenlediği tutanakta kurye kusurlu gösterildi, şüpheli salıverildi"
Kazanın ardından düzenlenen tutanak yüzünden müvekkilinin kusurlu gözüktüğünü ve bu sebeple şüphelinin serbest bırakıldığını söyleyen Çimen, "Araç kazadan sonra duruyor. Sonrasında ifade ediyor ve salıveriliyor. Herhangi bir gözaltı yahut tutukluluk işlemi maalesef gerçekleşmiyor. Şu aşamada şüphelinin salıverilmiş olmasının tek sebebi, olaya bakan trafik polisinin düzenlemiş olduğu tutanak. Bu tutanakta maalesef biz kusurlu gösterildiğimiz için fail ilk aşamada salıverildi. Bu da bizim şu aşamadaki mağduriyetimizi doğuruyor. Çünkü bu tutanağı düzeltmek için başka bir bilirkişi raporu olması lazım. Bu bir süreç ve bu süreçte de delillerin karartılması ve failin kaybolması gibi bir risk ortaya çıkıyor. Bu da bizim amaçladığımız yargılamanın tamamen baştan boşa çıkması demek” diye konuştu.
"Şüpheli, kurye yoğun bakımda yaşam mücadelesi verirken serbest bırakıldı"
Çimen, şüphelinin olayın hemen ardından serbest bırakılmaması gerektiğini hatırlatarak, “En azından karşı taraftaki zararın netleşmesi beklenebilirdi ama ilginçtir ki gözaltı dahi yapılmadı. Hatta şahıs ifade verdikten sonra elini kolunu sallayarak gitti diyebilirim. En nihayetinde biz yoğun bakımda kaldık. Hatta müvekkilim ilk etapta hastaneye ex diye götürüldü, daha sonrasında bir yoğun bakıma alınma süreci oldu. Buna rağmen karşı tarafın şu anda salıveriliyor olması tarafımızca bakıldığında tamamen adaletsizliktir. Başka bir açıklaması yok. Netice itibarıyla kişi yabancı. Yabancı olduğu için ülkeden gitmesi gayet mümkün ve bundan kaynaklı, ilerleyen süreçte olası bir cezalandırılmada bunun infazının gerçekleştirememe riskimiz mevcut. Biz de bundan kaynaklı adli mercilerin biraz daha hızlı bir şekilde aksiyon almasını bekliyoruz” şeklinde konuştu.
“Tutuklanmasını bekliyoruz”
Yunus Emre Göçer’in ölümüne sebep olan Mohammed Hassan Shekh Mohamud’in tutuklanmasını beklediklerini söyleyen Iyaz Çimen, “Müvekkilim yaklaşık bir hafta kadar yaşam mücadelesi verdi. Maalesef beyin ölümü gerçekleşti, devamında da hayatı son bulmuş oldu. Bundan dolayı da suçun ilk baştaki vasfı yaralama iken şu aşamada taksirli adam öldürme olarak değişmiş oldu. Bugün sayın bakanımız açıklama yapana kadar bir yurt dışı yasağı dahi alamamıştık. Ama bu süreçten sonra hemen anında bir yurt dışı yasağı geldi. Devamında da tutuklanmasını bekliyoruz” dedi.
“Trafiğe dair cezalandırma işlemleri tekrar gözden geçirilmeli”
Bu tür durumlarda yaşanan önemli bir noktaya dikkat çeken Çimen, “Burada şu an taksirle adam öldürme suçu söz konusu. Bunun üst sınırı maalesef çok yüksek değil. Trafik suçu olarak geçen bu gibi dosyalarda genelde amaçladığımız caydırıcı cezaya erişemiyoruz. Aslında trafiğe dair olan bu cezalandırma işlemlerinin günümüzde tekrar gözden geçirilerek uygulanıyor olması daha sağlıklı olacaktır” ifadelerini kullandı.