İsrafsız şirket modeliyle faaliyet gösteren Ülker, 2022 Sürdürülebilirlik Raporu’nu yayımladı. Elektrik enerjisi tüketiminin yaklaşık yüzde 43’ünü yenilenebilir kaynaklardan karşılayan Ülker, sürdürülebilir ham madde tedarikinden ambalaj yönetimine, lojistik yönetiminden atık geri dönüşümüne kadar tüm değer zincirini kapsayan karbon yönetim programını başlattı. Şirket her alanda sera gazı emisyonlarını kontrol altına alarak, “2050’ye kadar net sıfır şirket” olmak için çalışmalarına devam ediyor.
Faaliyetlerinin her aşamasında kaynakları israf etmeden sürdürülebilir büyüme hedefi doğrultusunda ilerleyen Türkiye’nin lider gıda şirketi Ülker, ekonomik, sosyal ve çevresel faaliyetlerinin yer aldığı Sürdürülebilirlik Raporu’nu 8. kez yayımladı. Ülker, 2014 yılından bu yana karbon salım artışı olmadan büyüyor ve 2022 yılı itibarıyla küresel gündemler, risk ve fırsatlar doğrultusunda yeni bir sürdürülebilirlik vizyonu oluşturdu. Bu kapsamda hedeflerini ve çalışmalarını "Dünyamız", "Değer Zinciri", "Çalışanlar" ve "Toplum" olmak üzere dört başlık altında topladı.
"2022’de 30 bin 669 ton karbon salımının önüne geçti"
Uzun vadeli hedeflerle başladıkları sürdürülebilirlik yolculuğunda başarılı bir dönemi daha geride bıraktıklarının altını çizen Ülker CEO’su Mete Buyurgan, “2022 yılıyla birlikte, 2050 Net Sıfır yolculuğumuzda orta ve uzun vadeli hedeflerimizi yeniledik ve 4 başlık altında topladık. Ayrıca bu yıl raporumuzda, İklimle Bağlantılı Finansal Beyan’a (The Task Force on Climate-related Financial Disclosures-TCFD) yönelik bilgi paylaşımına ilk kez yer verdik. Şeffaflık ilkesiyle hareket ederek, iklim değişikliğiyle bağlantılı risk ve fırsatları, yönetim yaklaşımımızı, stratejimizi, risk yönetimimizi, belirlediğimiz hedefleri ve performans göstergelerini raporumuzda paylaşıyoruz. 2022’de 30 bin 669 ton karbon salımının önüne geçtik" dedi.
Önemli projelere destek veriliyor
Sürdürülebilir ham madde tedarikine yönelik projelere önem verildiğine dikkat çeken Buyurgan, “İklim değişikliğinin su kaynakları üzerindeki etkisini araştırmak ve tarımda verimli sulama sistemleri geliştirilmesi amacıyla, Ankara Üniversitesi Su Yönetimi Enstitüsü ve SKD Türkiye ortaklığında gerçekleştirilen ve ana sponsorlu olduğumuz Su Riskleri Projesi’nin birinci fazında buğday üretiminde damla sulama yöntemi kullanılarak ortalama yüzde 30 su tasarrufu ve ürün veriminde yüzde 20 oranında artış sağlandı. Projenin ikinci faz çalışmaları başlatıldı. Türkiye’ye kazandırdığımız Aliağa bisküvilik buğdayını ilk kez Ekim 2022 itibariyle ürünlerimizde kullanıyoruz. Ayrıca Bahri Dağdaş Uluslararası Tarımsal Araştırma Enstitüsü’yle yeni bisküvilik buğday çeşitleri elde etmek amacıyla Bisküvilik Buğday Geliştirme Programı’nın çalışmaları devam ediyor” ifadelerini kullandı.
Sürdürülebilirlik çalışmaları takdir görüyor
Sürdürülebilirlik çalışmalarının bağımsız ulusal ve uluslararası platformlarda da takdir gördüğünü söyleyen Buyurgan, “S&P Global tarafından hazırlanan ESG 2022 Endeksi’nde değerlendirmeye giren tek Türk gıda şirketi olduk. S&P Global ESG 2022 Endeksi’nde yer alan, dünya genelinde değerlendirilen 396 gıda şirket arasında yüzde 3’lük dilime girmeyi başardık. Yine S&P Global tarafından hazırlanan ve global şirketlerin sürdürülebilirlik performansının ölçüldüğü ‘Kurumsal Sürdürülebilirlik Değerlendirmesi-The Sustainability Yearbook’ listesinde üst üste 3 kez yer aldık. Uluslararası Çevresel Raporlama Programı Karbon Saydamlık Projesi CDP 2022 İklim Değişikliği ve Su Güvenliği değerlendirmesinde notumuzu iki kademe artırdık ve B’ye yükselttik. Sürdürülebilir İş Ödülleri 2022’de İş Birliği- STK kategorisinde Kakao’dan Fazlası-Beyond Cocoa projesiyle ödüle layık görüldük. Çalışan mutluluğunu ve işveren markamızı güçlendirme yolunda attığımız adımlar sonucunda Dünyanın önde gelen işveren markaları sertifikasyon programından, ‘Top Employers Sertifikası’nı almaya hak kazandık. Çeşitliliği ve kapsayıcılığı destekleyen, mutlu ve verimli bir çalışma kültürüyle 2030 yılına kadar sektöründe en çok çalışılmak istenen şirket olmayı hedefliyoruz. Yeni işe alımlar için belirlenen yüzde 50 kadın istihdamı hedefini aşarak yüzde 52’ye ulaştırdık. Sürdürülebilirlik çalışmalarımızla bağımsız ulusal ve uluslararası platformlarda takdir görmesinin mutluluğunu yaşarken, iş yapış şeklimizin merkezinde olan sürdürebilirlik anlayışımızın finansman alanında da karşılığını almak çok önemliydi. Bank of America, Coöperatieve Rabo Bank U.A. ve Emirates NBD Bank Capital Limited’in liderliğinde, JP Morgan Chase Bank, N.A, Sharjah Islamic Bank PJSC’nin ve Gulf Bank’ın da katılımıyla toplamda 248 milyon dolarlık kredi anlaşması imzaladık. Ayrıca Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası’yla (EBRD) 75 milyon AVRO tutarındaki kredi anlaşmasını gerçekleştirdik. Bu anlaşmalar, uluslararası bankaların ülkemize ve şirketimize olan güveninin bir göstergesi oldu. Ülker’in sürdürülebilirlikle bağlantılı ilk kredi anlaşmaları olarak ön plana çıktı” şeklinde konuştu.