Uşak Valisi Turan Ergün, cemevinde muharrem ayı nedeniyle düzenlenen iftar programına katıldı.
Uşak Valisi Turan Ergün, Muharrem ayı dolayısıyla Alevi vatandaşlarla birlikte oruç açtı. Uşak Işık Çakır Sultan Cemevi’nde düzenlenen iftar programı Uşak Valisi Turan Ergün, AK Parti Uşak Milletvekili İsmail Güneş, Uşak Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ekrem Savaş, ve protokol üyeleri katıldı. Işık Çakır Sultan Cemevi dedesi Nazmi Ay Dedeoğlu’nun dualar ve muharrem ayının önemi ile ilgili yaptığı konuşmanın ardından Vali Ergün, yapmış olduğu konuşmada, “Sevgili Peygamberimizin ’dünyanın iki çiçeği’, ’cennet çocuklarının efendileri’ diye övdüğü, zulme boyun eğmeyen, adalet ve doğruluktan ayrılmayan torunu Hz. Hüseyin ile çoğu Ehlibeyt’ten olan 70’den fazla masumun Kerbela’da şehit edilmesi, Muharrem ayını bir mateme ve hüzne dönüştürmüştür. Üzerinden yüzlerce yıl geçmesine rağmen, acısı dün gibi taze olan, hafızalardan silinmeyen, yürekleri sızlatan Kerbela’da yaşanan bu dram, millet olarak hepimizin ortak acısı, ortak hüznü, ortak kederidir. Kerbela olayı bu trajik alçak gönüllük, sevgi, erdemli yaşam ve haksızlığa karşı mücadele ile bir sembol olarak tarihte yer almaktadır. Coğrafyamız her asırda canlarımız, erenlerimiz ve ozanlarımız sevgi ve iyiliğin, dostluk ve kardeşliğin iklimini yaşatmak üzere canı gönülden çalışmış çağları aşan bizleri bir kardeşliğe ve iyiliğe davet etmişlerdir. Pir Sultanlar, Hacı Bektaş-ı Veliler, Yunus Emreler, Mevlanalar ve daha niceleri. Yüz yıllar boyu irfan nefesi ve kadim medeniyetimizin ve yaşatışı olan büyüklerimiz, coğrafyadan coğrafyaya düşünceleri ile felsefeleri ile insan sevgileriyle bugünde pek çok alanda yaşamaktadırlar. Onların bize öğrettiklerini nesiller boyu devam ettirerek Anadolu’nun canlarını aktarmak ve bizlerin en önemli vazifelerinden birisidir. Çünkü her biri gönül hutbemizden ve düşünce dünyamızdan takip edilecek birer yıldız misalidir. Elbette yaşamak sevgi ve muhabbeti artırmak muharrem ayının bir fırsat olduğunu unutmamalıyız. Sevgiyi ’ten’de değil can’da barındırmak, ’ben’ değil ’biz’ öğretisine sahip olmak şiarıyla asırlardır sahip olduğumuz birlik ve beraberlik bilinciyle biz Müslümanlara düşen en hayati görev; Kerbela’yı doğru okumak, doğru anlamak ve ondan dersler çıkarmaktır” dedi.