İsmail Kandemir, Ayasofya'nın müzeye dönüştürülmesine dair 24 Kasım 1934 tarihli Bakanlar Kurulu kararının iptali istemiyle Danıştay 10. Dairesinde dava açmış ve kazanmıştı.
"KUŞLAR GİBİ UÇUYORUM VE SEVİNÇLİYİM ÇOK MUTLUYUM"
86 yıl sonra cuma namazını kılmak ve tarihi ana tanıklık etmek için tekerlekli sandalye ile Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerifi'ne, Bursa'dan gelen İsmail Kandemir şu ifadeleri kullanmıştı;
"Ayasofya benim için bir kızıl elma. 1966 yıllarında Ayasofya'ya gider gizli gizli namaz kılardım. Şimdi daha açıkta namaz kılmak için buraya geldim. 1966 yılından beri devam eden bir kızıl elma savaşı ve savaşta galibiyet...Kuşlar gibi uçuyorum. İlk davayı 1994 yılında Danıştay'a açtım. O zaman yetkisizlikten reddedildi. Daha sonra Sürekli Vakıflar Tarihi Eserlere ve Çevreye Hizmet Derneği kurarak Ayasofya'nın camiden müzeye çevrilmesine ilişkin 24 Kasım 1934 tarihli Bakanlar Kurulu kararının iptali istemiyle Danıştay'a yeniden dava açtım. 50 tane dava açtım ve 2016 yılındaki son davayı kazandım. Kuşlar gibi uçuyorum ve sevinçliyim çok mutluyum. Başardık. Cumhurbaşkanımızla şimdi camide konuşup saf tutacağız. Torunumla geldim. Ayasofya benim için kızıl elma ve erişilmesi gereken bir ideal ve bu ideali gerçekleştirdik."
İsmail amcanın hayat hikayesi;